Cumhuriyet ❤ Bir Halkın Uyanışı, Bir Liderin Işığı

Cumhuriyet ❤ Bir Halkın Uyanışı, Bir Liderin Işığı

Yıl 1923… Bir millet, yıkılmış bir imparatorluğun enkazı arasından kendi elleriyle yeniden doğmayı seçti. Ve o doğumun adı Cumhuriyet oldu.

Cumhuriyet, sadece bir yönetim biçimi değil, bir bilinç sıçramasıydı. Yüzyıllar boyu yönetenin kim olduğunu sorgulamadan yaşamış bir halka, “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” cümlesini kazıdı bu toprakların kalbine. O cümleyle birlikte insan, ilk kez kendi sesini duydu, kendi varlığının değerini fark etti.

Bu toprakların kaderini değiştiren adam, Mustafa Kemal Atatürk, sadece bir devrimin mimarı değil, aynı zamanda bir insanlık öğretisinin öncüsüydü. O, aklın ışığını pusula yaptı, bilimin rehberliğinde yürüdü. Kadınlara seçme hakkı verirken bir lütuf değil, bir hak teslim etti. Çocuklara bayram armağan ederken geleceğe bir tohum ekti. Ve Cumhuriyet’i ilan ederken bir ülkenin değil, bir bilincin doğumunu müjdeledi.

Ve 29 Ekim... Sokaklarda bayraklar dalgalanıyor, çocukların gözlerinde ışık, yaşlıların yüreğinde bir minnet var. Ama Cumhuriyet Bayramı’nı sadece bir kutlama günü olarak görmek eksik kalır. Çünkü Cumhuriyet, hatırlamak kadar yaşatılması gereken bir emanettir.

Cumhuriyet, özgür düşüncenin cesaretiyle nefes alır. Bir öğretmenin sınıfta sorduğu soruda, bir öğrencinin “Neden olmasın” diyen bakışında, bir kadının hayatına kendi kararını verebilmesinde yaşar. Her adımda, her yenilikte, her özgür fikirde Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” diyen sesi yankılanır.

Bugün, belki geçmişten daha çok hatırlamaya ihtiyacımız var: Cumhuriyet, bize armağan edilen bir miras değil, bizim sorumluluğumuzdur. Onu korumak, her kuşakta yeniden inşa etmek gerekir. Atatürk’ün dediği gibi, “Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak olan sizlersiniz.”

Cumhuriyet, yalnızca geçmişin zaferi değil; geleceğe dair verilen bir sözdür. Bu söz, ne sadece meydanlarda söylenen marşlarla ne de törenlerdeki alkışlarla tamamlanır. Bu söz, her sabah işe giden emekçinin alın terinde, her bilim insanının merakında, her gencin hayalinde yaşar.

Bugün o sözü yeniden hatırlama günü. Çünkü Cumhuriyet, bir liderin değil, bir halkın hikâyesidir. Ve o hikâye, her birimizin kalbinde hâlâ yazılmaya devam ediyor.

Yaşasın Cumhuriyet. Yaşasın o bilincin ışığını bize armağan eden Mustafa Kemal Atatürk.

Yazar Aylin Bayrakdarlar

aylinbayrakdarlar@bilgigazetesi.org