MERHALE SEYAHATNAME-1

MERHALE Seyahatname-1

 Merhaba kıymetli Bilgi Gazetesi okuyucuları.

Yazarımız Şifanur ÖZÇELİK ŞİRİN’in kaleminden yayınlanan "MERHALE Seyehayname-1" kitabının tanıtımını yapacağız bugünkü yazımızda.

Kısaca yazarımızın özgeçmişe değinelim. 

Yazarımız Şifanur Özçelik ŞİRİN1975, yılında Ankara doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Ankara’da tamamlayan yazarımız, Atatürk Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Bölümünü bitirdi. Yüksek lisansını, Beykent Üniversitesi “Hastane ve Sağlık Kurumları Yöneticiliği” bölümünde tezli yaparak, Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü (Lisans) ile İlahiyat Fakültesi (ön lisans) Bölümü’nü bitirdi. Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi’nde hâlen Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü 3.sınıf öğrencisi olarak eğitim hayatına devam eden yazarımız, Şehir ve Kültür Dergisi’nde seyahat yazıları, çeşitli antoloji kitaplarında yazıları, şiirsel deneme türü eserleri ile birçok dergide deneme, şiir ve yazıları,“1 Şehit, 1 Öykü, 1 Şiir” kitabı 1. Ve 2. Ciltlerinde şiir ve öyküleri yayınlandı.

Bireysel olarak yayınlanan Şiir, öykü, deneme, roman, seyahat yazılarından oluşan 8 eseri bulunan yazarımız, “Erguvan Kitap Sohbetleri” adı altında 15 yıldır icra ettiği kitap inceleme programları hâlen devam etmektedir. Seyyah olup, aynı zamanda fotoğrafçılık, çinicilik, süsleme sanatı, ferdi dağcılık, doğa sporları, kampçılık ve ahşap boyama ile ilgilenmekte, evli ve iki kız annesi olan yazarımız Bursa’da ikamet etmektedir.

Şimdi, kitabından derlediklerimize geçelim.

Yazarımız Şifanur Öztürk Şirin’in kaleminden "MERHALE" bir seyahatname kitabı.

17 ayrı mekânın ülke veya şehir yazarımız ile birlikte çıkıyoruz yola ilk durağımız Medine, Ramazan ayının son 10 gününü, biz de Medine'de geçiriyoruz yazarımızla.

Mescidi-i Nebevi ‘de yer bulamayıp bahçesinde kalıyoruz teravih namazını.

Otel ve ravza arası dinlenme molası derken Hz Muhammed'in karşısında iki rekât Şükür namazı.

Medine'den yoğun duygular içerisinde geçiyoruz bir Kâbe Masalına.

Şimdi Mekke'deyiz

Dünya gözüyle ilk kez Kâbe’yi gören yazarımızın sevincini yaşıyor, coşkuyla tövbe istiğfar ediyoruz. Safa ve Merve arası koşturmayı dünya telaşına benzetiyor huzur içinde tamamlıyoruz.

Oradan geçiyoruz Ata toprakları Bulgaristan'a Osmanlı'nın mirası sofradayız. Mevsimlerden Bahar, hoca balkan ormanları karşılıyor bizi, mis gibi havasını çekiyoruz içimize.

Macaristan Budapeşte’deyiz

Işıl ışıl sokaklarıyla karşılıyor bizi birbirinden lezzetli yemekleri tarihi yapısı turistik yerleri gezilesi güzel bir şehir iz bırakıyor hatıralarımızda.

Ve uzanıyoruz Viyana'ya

Avusturya'nın başkenti imparatorluklara başkentlik yapmış köklü bir kent. Orta çağ güzeli bir şehri seyrediyoruz yazarımızla birlikte kaldığı otelin penceresinden.

Sırbistan'ın başkenti Belgrad'a uzanıyor yolumuz.

Tuna ve sava Nehri’nin kenarlarına kurulmuş tarihi bir mirasa sahip bu Avrupa şehri, tarihi boyunca 115 savaşa dâhil olmuş birçok farklı dönemi yaşamış. Sırf köylerinin tertipli düzenli oluşu yazarımız kadar okuyucunun da dikkatini çekiyor. Tarihi yerleri müzeleri Belgrad kalesi her yemekte et bulunan lokantaları vize zorunluluğu olmayan yurt dışı tatil mekânlarından biri diyerek özendiriyor yazarımız bizi de.

Ve geçiyoruz Çek Cumhuriyeti masal şehri Prag'a

Bu şehir 1. ve 2. Dünya savaşlarına şahitlik etmiş turistler tarafından ilgi gören mistik bir şehir diyor yazarımız yazar Franz Kalfa'nın doğup büyüdüğü ölene dek yaşadığı yer, demiş yazarımız burası için. Sokak sanatçılarının müzisyenlerin gençlerin toplandığı alanlar çoğunlukta biz de okurken genç oluveriyoruz satırların arasında.

İsviçre güzel bir şehir Cenevre

Büyüleyen tarihi duasını güzelliğini başlıyoruz gezmeye bizlerde büyük çoğunluğu yabancılardan oluşuyor Cenevre İsviçre'nin en güzel kentlerinden biri diyor yazarımız.

Yazarımızın akıcı kaleminden dolaşıyoruz tüm sokakları, müzeleri, Birleşmiş Milletler binasını, Leman Gölü’nü, çiçek saatini, dev sandalyeyi, hayranlık ve şaşkınlıkla izliyoruz.

Nestle'nin ilk fabrikasının orada olduğunu öğreniyoruz.

 Ve yolculuğumuzun yeni durağı

 Fransa /Aşkın şehri Paris

Romantizm deyince aklımıza gelen ülkelerden belki de ilki Paris ve yazarımız bizi dünyanın en çok ziyaret edilen ülkesini gezdiriyor seyahatnamesinde biz de kaptırıyoruz kendimizi devasa alışveriş merkezleri ile modanın başkenti adeta, sanatın, tarihi yapıların, parfümün, merkezinde buluveriyoruz kendimizi. Napolyon’un mezarından Eyfel kulesine uzanıyoruz.

Şanzelize caddesinde eşlik ediyoruz yazarımıza

Ve geçiyoruz İtalya'ya

Tarihin Ayak izi Roma'ya. Yazarımızın rivayetlerden derlediği Roma efsanesini okuyor

Roma sokaklarının esrarengiz havasına kapılıp gladyatörlerin savaş alanlarından geçiyoruz yavaşça. Meşhur Aşk çeşmesine bozuk para atarak dilek dileyenleri seyrediyoruz tebessümle

Sadece bizde değilmiş demek ki umuda bel bağlamak diyorum satırları okurken. Roma sokaklarında tarihin sanat eserlerinin içinde yazarımızın peşi sıra yürüyoruz.

İtalya/Pisa şehrine kuleden bakış. Pisa mükemmel ulaşıma sahip bir şehir Arno Nehri kıyısında yürüyüş yapmadan şehirden ayrılmayın diyor yazarımız ve biz de mimarisine hayran kalarak yürüyoruz.

İtalya /Floransa

Avrupa'nın önemli ticaret merkezlerinden biri olan şehir mimarisi ile kültürü ile turizm kenti

Ünlü eski köprüsü şehrin merkez noktası. Kilise saraylar Birçok noktaya yürüyerek gidebilirsiniz diyen yazarımız ile keyifli bir gezi yapıyoruz şehrin sokaklarında.

İtalya/ Venedik

Bir bahar sabahı Venedik sokaklarında yol alıyoruz. Okuduğunuzda kent merkezinin 118 adet adadan oluştuğuna sizde benim gibi çok şaşıracaksınız. Venedik deyince akla ilk gelen gondol sefası yapmaktır. Ama bunun maliyetinin yüksek olduğunu öğreniyoruz yazarımızdan. Biz de Rialto köprüsü üzerinden gondolları izlemeyi seçiyoruz. Bu köprü aynı zamanda şehrin iki yakasını bir birine bağlıyor. İtalya'nın lezzetli yemeklerini saymadan geçmeyelim makarna, pizza, risotto, tiramisu gibi ünlü dünyaya yayılan lezzetlerle dolu bu ülke. Her lokantada kırmızı et ağırlıklı seçenekler bulabilirsiniz diyor yazarımız.

Makedonya/ Yüreğimin Başkenti Üsküp

Evet, ismini duyduğumuzda aklımıza ilk gelen Arnavut Türk’lerinin yaşadığı ülke.Eski Üsküp ve yeni Üsküp'ü birleştiren taş köprüde yürüyoruz yazarımız ile.  Baharın en güzel mevsiminde misafir olduğumuz ata yadigârı şehirde hiç yabancılık çekmiyoruz.Hanları, camileri, hamamları, Türk Çarşısı ile kendimizi vatanımızda hissettiğimiz, Üsküp kalesine hayran kalıyor, teleferikle seyir Tepe’sinden şehri resmediyoruz.Yemeğin finalini buraya özgü trilece tatlısı ile yapan yazarımıza afiyet olsun diyerek, Vardar ovası türküsü eşliğinde son gezi ülkemize geçiyoruz.

Vatikan/ şehir içinde bir ülke Vatikan

Bu Unesco'nun dünya mirası listesinde bulunan koruma altına alınan tek ülke Vatikan.

Şehir içinde bir ülke adeta. Yaklaşık 50 hektar bir alana kurulmuş aynı zamanda papalığın resmi ikametgâhı olarak kullanılıyor. Yazarımızın hobisi olsa da üzücü bir durum var, burada resim çekmek yasak. Katolik dinin yaygın olduğu ülkede nüfusun büyük çoğunluğu kilise görevlileri ve askerlerden oluşuyor. İlginç üniformalı, küçük bir orduya sahip diyor yazarımız, bizde merak ediyoruz. Sanat tarih ve kültürel gezilerden hoşlananların mutlaka görmesi gerekilen bir ülke Vatikan.

Yazarımız Şifanur Özçelik Şirin'i bu kıymetli eseri için tebrik ediyor, sizleri oturduğunuz yerden ülkeler, şehirlerarası yolculuk yapmaya Merhale Seyahatname-1 ve 2-3-4 serisi ile tanışıp, yazarımızla yolculuğa davet ediyoruz. Ve yazarımızla yaptığımız röportajda bu serinin 10' a kadar devamının geleceği müjdesini alıyoruz.

Keyifli zamanlar her birinize.

Haber

Hatice Türkmen Yurtseven