Arama

                                                

Ödünç Alınan Hayatlar

Yazar Soner Atabek Yazdı: Ödünç Alınan Hayatlar ve Sosyal Medyanın Aynasındaki Sahtelikler

16/04/2025 06:35 | Son Güncelleme : 06/11/2025 20:34 | Soner Atabek


Ödünç Alınan Hayatlar
ad image
ad image

Ödünç Alınan Hayatlar ve Sosyal Medyanın Aynasındaki Sahtelikler

Bursa'nın kalabalık sokaklarında yankılanan bir siren sesi, bir anlığına hayatın telaşını kesiyor. Belki bir kaza, belki bir acil durum… Ama asıl acil durum, Osho'nun yıllar önce haykırdığı gibi, her birimizin içinde sessizce büyüyen, ödünç alınmış bir kimlikle yaşamamız. "Ödünç alınmış her şey yakılmalıdır," diyordu bilge adam. Bugün, sosyal medyanın parıltılı dünyasında bu sözler, neon ışıkları altında çürüyen bir gerçeği daha da acı bir şekilde gözler önüne seriyor.

Sosyal medya platformlarında her gün binlerce "mükemmel" hayat sergileniyor. Filtrelerle kusursuzlaştırılmış yüzler, lüks restoranlarda çekilmiş gurme yemek fotoğrafları, egzotik tatil beldelerinden paylaşılan "anı"lar… Hepsi birer illüzyon, birer ödünç alınmış mutluluk gösterisi. Tıpkı çocukluğumuzda dayatılan "başarılı olmalısın", "uslu durmalısın" kalıpları gibi, sosyal medya da bize nasıl görünmemiz, ne düşünmemiz ve ne hissetmemiz gerektiğine dair görünmez sınırlar çiziyor.

Bir arkadaşımızın yeni aldığı lüks arabanın fotoğrafının altına yazdığımız "Harika seçim!" yorumu ne kadar samimi? Yoksa içten içe duyduğumuz kıskançlığı bastırmak için mi söylüyoruz? Ya da bir influencer'ın "mucizevi" zayıflama çayını överkenki coşkusuna gerçekten inanıyor muyuz, yoksa sadece popüler kültüre ayak uydurmaya mı çalışıyoruz? İşte psikolojik sömürünün en sinsi yüzü burada beliriyor: Kendimiz olmaktan vazgeçip, başkalarının bize dayattığı, ödünç alınmış rolleri benimsemek.

Osho'nun "Tüm anne babalar saldırgandır ve tüm eğitim sistemleri saldırgandır çünkü onlar seni insan yerine koymazlar, sen onların gözünde bir nevi kobaysın," sözleri bugün de geçerliliğini koruyor. Çocuklarımızı kendi ideallerimize, kendi yarım kalmış hayallerimize göre şekillendirmeye çalışmıyor muyuz? Onların özgün yeteneklerini keşfetmelerine, kendi yollarını çizmelerine ne kadar izin veriyoruz? Eğitim sistemi, ezberci ve tek tipçi yapısıyla, bireysel farklılıkları ne kadar göz önünde bulunduruyor?

Sosyal medyada da benzer bir dayatma söz konusu. Herkes "en iyi" versiyonunu sergilemek zorunda hissediyor. Beğeni ve takipçi sayısı, sanal dünyadaki değerimizin ölçütü haline geliyor. Kendi iç sesimizi dinlemek yerine, algoritmanın bize sunduğu "doğrulara" göre hareket ediyoruz. Farklı düşünmek, aykırı olmak cesaret isterken, sürüye katılmak ve onaylanmak çok daha kolay geliyor.

Osmanlı'dan Cumhuriyete geçişte yaşanan yüzeysel değişimlere yapılan gönderme, sosyal medya çağında daha da anlam kazanıyor. Platformlar değişiyor, trendler yenileniyor ama özündeki "beğenilme" ve "kabul görme" ihtiyacı aynı kalıyor. Tıpkı padişahlık gitse de zihniyetin devam etmesi gibi, fiziksel sınırlar kalksa da sanal dünyada yeni prangalar oluşuyor.

Gerçek devrim, Osho'nun dediği gibi, psikolojik olanda gerçekleşmeli. Kendimize dayatılan, ödünç alınmış tüm inançları, yargıları ve rolleri yakmalıyız. Sosyal medyanın sahte parıltısına aldanmadan, kendi iç dünyamıza dönmeli, gerçek benliğimizi keşfetmeliyiz. Başkalarının bize verdiği sıfatlara, makam ve mevkilere değil, özümüzdeki insana saygı duymalıyız. Ancak o zaman, sosyal medyanın bir sömürü aracı olmaktan çıkıp, gerçek bağlantılar kurabileceğimiz, özgünlüğümüzü ifade edebileceğimiz bir alana dönüşme potansiyeli taşıyabilir.

Unutmamalıyız ki, gerçek güzellik filtrelerde değil, kusurlarımızda saklıdır. Gerçek mutluluk, başkalarının beğenisinde değil, kendi iç huzurumuzdadır. Ve gerçek insanlık, ödünç alınmış maskeleri bir kenara bırakıp, çıplak ve savunmasız bir şekilde "ben buradayım" diyebilmektir. Belki de sosyal medyaya bir "reset" atmanın, ödünç alınmış beğenilerden ve sahte kimliklerden arınmanın zamanı gelmiştir. Tıpkı Osho'nun yıllar önce fısıldadığı gibi: "Ödünç alınmış her şey yakılmalıdır."

Yazar: Soner Atabek

 

Etiketler : Soner Atabek Yazar Köşe Yazarı KöşeYazısı SonDakika Haber
Beğendim
Bayıldım
Komik Bu!
Beğenmedim!
Üzgünüm
Sinirlendim
Bu içeriğe zaten oy verdiniz.

ad image
ad image

Bunlar da ilginizi çekebilir

"Tavan Arası" Dergisi 2. Sayısıyla Dijital Yayın Hayatında: Sanatın Işığında Farkındalık Vurgusu!

"Tavan Arası" Dergisi 2. Sayısıyla Dijital Yayın Hayatında: Sanatın Işığında Farkındalık Vurgusu!

Kültür, sanat ve edebiyatın dijital adresi "Tavan Arası" dergisi, Kasım 2025 tarihli 2. sayısı ile okuyucularıyla buluştu.

3 saat önce
Maya Uygarlığının En Eski Anıtı: Evrenin Haritası Olabilir

Maya Uygarlığının En Eski Anıtı: Evrenin Haritası Olabilir

Meksika'nın Tabasco eyaletinde keşfedilen devasa Aguada Fenix anıtı, yapılan son araştırmalara göre yalnızca büyük bir yapı değil, aynı zamanda evreni sembolize eden bir 'kozmogram' olarak inşa edilmiş olabilir.

8 saat önce
Artvin'de 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü Coşkusu: Tüm Halkımız Davetli!

Artvin'de 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü Coşkusu: Tüm Halkımız Davetli!

Artvin Valiliği ve Artvin Orman Bölge Müdürlüğü'nden Ortak Çağrı: "Yeşil Vatan Sevdalılarını Fidan Dikimine Bekliyoruz."

9 saat önce
Yorumlar

Sevilay

MERMİLER SEKSİN BU ALEMDE TEKSİN MÜDÜRÜM inşallah güzel yüreğinizle birilerine ses olursunuz

6 ay önce
Şadiye Neşe URAL

Başkanım bir kaç gün önce aynı şeyi düşünmüştüm"Şu İnternet ortamındaki tüm bilgi belge ne varsa toptan silinse hayata yeniden başlasak"

6 ay önce
Şadiye Neşe URAL

Başkanım bir kaç gün önce aynı şeyi düşünmüştüm"Şu İnternet ortamındaki tüm bilgi belge ne varsa toptan silinse hayata yeniden başlasak"

6 ay önce
Şadiye Neşe URAL

Başkanım bir kaç gün önce aynı şeyi düşünmüştüm"Şu İnternet ortamındaki tüm bilgi belge ne varsa toptan silinse hayata yeniden başlasak"

6 ay önce
Alper Tunga ACAR

Değerli Başkanım her zamanki gibi yine kaleminizi konuşturmussunuz.Yaşananı algılayabilmek,yorumlaya bilmek,bunu satırlara dönebilmek önemli. Kapitalist sistem veya neo liberal sistem insanları tek düze bir hale getirmek istiyor.Gelisen internet ağı ile dünya küçük bir köye dönüşmüş durumda. İnsanoğlu hep beğenilmek,taktir edilmek istiyor bu durum onu mutlu ediyor.Sanal medya,insanlar arasındaki gerçek samimiyeti yok etti.Yüzyüze iletişim bence en gerçekçi iletişim.

6 ay önce
Other Posts
26.10.2025 - AH BURSAM... GÖNLÜMÜN YARASI 17.10.2025 - Bizi Bize Bırakmıyorlar 03.10.2025 - Hani O Efendi, Namuslu Ülke Nerede? 24.09.2025 - Hizmetkâr Olması Gerekenler Efendi Oldu! 13.09.2025 - Vicdanın Enkazı 07.09.2025 - Kötülüğün Sıradanlığına Alışmak: Vicdanımız Nereye Gidiyor? 03.09.2025 - Ateş Çemberinin Kenarında 24.08.2025 - Liyakatsizliğin Acı Faturası 15.08.2025 - Kalbimiz Neden Sustu? 07.08.2025 - Kendimize Söylediğimiz Yalanlar 27.07.2025 - Hayat Filminde Sen Yönetmensin 22.07.2025 - Yaşamak Diye Bir Korku Var İçimizde... 12.07.2025 - Hayatımın En Zor Yazısı... 23.06.2025 - Uygarlığın Kanlı Çelişkisi 12.06.2025 - Suskunluğun Ferhanesi 31.05.2025 - Kötülere İyi Demenin Bedeli 25.05.2025 - Koltuk Mu İnsan Mı? Masanın İki Yüzü ve Onur Sınavı 21.05.2025 - Allah Bizi Duyuyor mu? Kalbin Sessiz Çığlıkları 17.05.2025 - Kalbi Kırık Aynalar: Kaybolan Güvenin Gölgesinde 09.05.2025 - Cenneti Cehennemde Aramak! 02.05.2025 - Yorgun Kalplerin Sessiz Çığlığı 25.04.2025 - Kalplerimiz Neden Çoraklaştı? 16.04.2025 - Ödünç Alınan Hayatlar 21.02.2025 - İyilerin Kenarda Kaldığı Türkiye 05.01.2025 - Sahte Dünya Oyunları 24.11.2024 - Asla Düşünme! 01.11.2024 - "Eğitim Sistemimiz: Bizi Hangi Hayvana Benzetiyor?" 17.10.2024 - Vur Vatandaşın Sırtına! 21.09.2024 - Gerçekten Din Kardeşi miyiz? 12.09.2024 - Bize Ne Oluyor? 24.08.2024 - Biz neden bu kadar beceriksiziz? 08.08.2024 - Öfkeli insanlar ülkesi! 18.07.2024 - Kaosu Ve Ölümü Kim Çağırıyor? 11.07.2024 - Çürümenin sonu hep aynıdır, yok olmaya mahkûmdur! 02.06.2024 - Harese 17.05.2024 - Bu Ülkeye Ne Oldu Böyle? 10.05.2024 - Kimse Unutamaz! 23.04.2024 - Türkiye'nin Trajikomik Hayatı 13.04.2024 - Çocuklarımızı Kim Ateşin İçine Atıyor? 04.04.2024 - Neden Öldürüyoruz? 24.03.2024 - Türkiye Yorgun mu? 15.03.2024 - ‘’İncinmişsin’’Dedi 09.03.2024 - Değerlerini Kaybeden Bir Toplum 17.02.2024 - DIŞ GÜÇLER 12.02.2024 - Aydınlık ile karanlığın kavgası 11.02.2024 - UMUTLA BAK 11.02.2024 - ÜLKEMİ ÖZLÜYORUM 11.02.2024 - SÜRÜDEN AYRILMAK 11.02.2024 - KÖLELERE İYİ DAVRANIN 11.02.2024 - İŞİ EHLİNE VERMEK 11.02.2024 - ÇAĞDAŞ KÖLELİK 11.02.2024 - BU YOL BİZİ KAVGAYA GÖTÜRÜR 11.02.2024 - BEN NE YAPIYORUM 11.02.2024 - BEN NE DERSEM O 11.02.2024 - BEDELİNİ ÖDEYENLER 11.02.2024 - AH BURSAM AH!
ad image
ad image