Dino Mahallede
Bike S. Demirkız'ın köşesi
29/07/2025 04:33 | Son Güncelleme : 06/11/2025 20:30 | Bike S. Demirkız
Yazan: Bike S. Demirkız
Bir sabah, daha gözümü tam açmamışım, kahvaltılık ekmek de kalmamış evde, bir de annem bağırıyor içeriden: “Çay suyunu koydun mu, yoksa yine telefona mı daldın?”
O sırada gözüm televizyonda haberlerde geçen alt yazıya takıldı. Şöyle yazıyordu:
“Enflasyon düştü, fiyatlar yükseldi. Ancak bunun suçlusu kesinlikle halkın algısı.”
Tam bu “ekonomik mucize”yi sindiriyordum ki, önce bir sarsıntı sonra sokağın ucundan bir gölge düşüyor camdan içeri. İlkin deprem sandım, değilmiş… Mahallenin ortasında, bizim bakkalın hemen önünde, bir dinozor duruyor. Bildiğin dinozor. Eline tespih versen, bizim muhtarla karıştırırsın o derece yani.
Yok artık dedim kokuyu alan geliyor mübarek... T-Rex mi, bronto mu, bilemem ama kesinlikle “semtte yeni …”
İlk refleksim gözlerimi ovuşturmak oldu. Belki televizyondan yansıyordur diye düşündüm. Ama yok, gerçek. Koca dino mahallede yürüyor ağır ağır. Öyle bir sakinlik ki… Sanki sabah sabah hastanede randevu sırasına girmiş yurdum insanı.
Peki mahalleli şaşırdı mı? Yoo.
Çünkü burası Türkiye zaten dinozor değil zombi dolaşsa sokaklarda şaşırmayacağız, TV’de izliyoruz bol bol, bizim için sıradan haber. Burada üç ayda bir seçim, iki haftada bir skandal, her gün fiyatlara zam olur… Dinozor da neymiş...
Meryem Teyze, pencereden seslendi:
“Yine bizden bir şeyler gizliyorlar, belli. Bu kesin yeni bir proje. Ben daha maaş farkımı alamadım, onlarsa parayı dinozora yatırmışlar!”
Sonra elinde süpürge, sinirle yerleri süpürmeye devam etti. Dinozor o sırada penceresinden geçiyordu ama kadın hiç istifini bozmadı. Dinozor ona baktı, sonra başını çevirdi, manavdan yere düşen karpuzdan bir ısırık aldı. Öyle karizmatik, öyle sükûnetle. İçimden dedim ki: “Bu ülkede doğan her canlı, istemese de sabırlı olmayı öğreniyor.”
Dino ilerledi, kimseye zarar vermedi. Yavaş yavaş yürüdü, birkaç çöp bidonunu kokladı. Mahalleli izliyor sadece.
O sırada Kahvehanede Halil Abi sordu:
“Bu hayvan nereden geldi acaba?”
Saffet cevapladı:
“Kesin ormandan kaçtı bu son yangınlardan… Hani her yaz çıkan, sonra ‘kontrol altına alındı’ denilenlerden. Birkaç ay sonra da inşaat projesine dönüşen…”
Sessizlik… Kimse itiraz etmedi çünkü artık herkes “kontrollü felaket” kavramını sindirmiş durumda.
Tabii bizim mahallede boş durmak yok. İhsan Abi bir yandan telefonla çekim yapıyor:
“Abi bu videoyu TikTok’a koyarsak var ya, zengin oluruz.”
Serkan ise dinozorun arkasından dikkatle bakıyor, bir yandan kafasını sallıyor:
“Abi bu hayvan kesin kaçak, sınırdan mı geçti acaba. Yoksa bizim mahalleye niye gelsin? Acaba Avrupa’ya geçmeyi mi çalışıyor.”
Hayvan bir süre mahallede dolandı dur sonra geldiği gibi, ardında bir sürü soru bırakarak gitti.
Esas olaysa dinozorun gidişinden sonra başladı. Hayvan arkasında sadece soru bırakmamış meğer, kahverengi öbekler de bırakmıştı. Bildiğiniz… koskoca bir organik miras. Hani kahverengi, sıcak, tarihi olandan…
İlk başta herkes yüzünü buruşturdu, burnunu tıkadı.
“Belediye niye gelmiyor ya, hâlâ temizlemediler,” dedi birisi. “Temizlik işçileri grevdeymiş” dedi ötekisi.
Ta ki Remzi koklayana kadar. “Oğlum bu bildiğin zenginlik!” dedi.
“Nasıl yani?”
“İnternetten baktım, Avrupa’da deli para veriyorlar buna. Organikmiş, spa maskesi, gençlik mucizesi üretiyorlarmış. Hatta İskandinav ülkelerinde bunu yere serip üzerinde meditasyon yapıyorlarmış.”
Mahallede bir anda ekonomik kalkınma projesi başladı. Herkes üç harfli marketlerin poşetleriyle dışkı toplamaya koyuldu.
Adı da kondu:
“DinoKaka Export – Gelecek Nesiller İçin Gerçek Mucize”
Bir süre sonra, Instagram’da bir video gördüm. İsviçreli bir bilim kadını, bizim dinozorun kakasını avuçlayıp, “so organic, so ancient, you feel the Jurassic vibes” diye konuşuyor ardından yüzüne sürüyor.
Meryem Teyze bile artık sabahları çay demlemiyor, kakaları torbalıyor.
“Emekli maaşına gelen zamla ancak bu işi yaparak hayatta kalırım,” diyor.
Remzi işe profesyonel girdi. Logo, web sitesi, ambalaj.
Etiketin üstünde şu yazıyor:
“Doğal DinoGold – Tarihten Gelen Gübre”
“%100 tarih, %0 torpil.”
(Bu son cümle yüzünden sosyal medya kampanyamız engellendi.)
Bir hafta sonra belediye devreye girdi. “Bu ürün izinsiz satılamaz, çünkü içinde tarih barındırıyor,” dediler.
Biz de “Anıtlar Kurulu’ndan izin almaya gittik.
Gel gelelim kurul başkanı görevden alınmış. Yerine belediye başkanının kuzeninin eşi atanmış. Kendisi aslen kuaför. Elbette ki tarih ile bağı var: Kuaför Salonunun adı ‘Kleopatra’ bir kere. Kendisi henüz makama teşrif etmediği için bekleyeceksiniz dediler. Bekledik.
Tam iş rayına girmişken, dinozorun geldikten sonra kaybolduğunu duyduk.
Bize ulaşan bilgilere göre:
“En son onu büyükşehir belediye başkanıyla birlikte görmüşler.”
Meğer, yaklaşan seçimler için, başkanın seçim kampanyası maskotu olarak, ejder meyvesi karşılığı işe girmiş. Dinozor da yolsuz kaldıysa demek…
Ne var ki beklenen olmamış, hayvan omurgalı çıkmış. Fazla bağımsız fikirleri yüzünden görevden alınmış. O da fırsatını bulup Avrupa’ya kapağı atmış. Yerine peluş dino kostümü giymiş biri atanmış.
Bizse, hâlâ elimizde torbalarla dışkıları paketliyoruz.
Artık “ürün gamımız da genişledi”:
Dino gübresi, Dino sabunu, Dino esansı (sürünce krizlere karşı bağışıklık kazandırıyor).
E peki Dino gitti ne olacak dediğinizi duyar gibiyim. E memlekette bundan bol ne var ayol, sonuçta hepsi aynı 💩…
Ben de artık şunu öğrendim:
Bu memlekette başarı dediğin şey, bazen burnunu tıkayıp elindekine altın muamelesi yapmaktan geçiyor. Bir dinozor olması da şart değil, biraz sabır, biraz gözlem, biraz da “bundan ne çıkar” zekâsı. Çünkü burada her şeyin kıymeti, ona kimin ne gözle baktığına bağlı.
Ve biz…
Belki tarih yazamayız ama, en azından kakasını paketleyip ihraç edebiliriz.
Bunlar da ilginizi çekebilir
"Tavan Arası" Dergisi 2. Sayısıyla Dijital Yayın Hayatında: Sanatın Işığında Farkındalık Vurgusu!
Kültür, sanat ve edebiyatın dijital adresi "Tavan Arası" dergisi, Kasım 2025 tarihli 2. sayısı ile okuyucularıyla buluştu.
3 saat önceMaya Uygarlığının En Eski Anıtı: Evrenin Haritası Olabilir
Meksika'nın Tabasco eyaletinde keşfedilen devasa Aguada Fenix anıtı, yapılan son araştırmalara göre yalnızca büyük bir yapı değil, aynı zamanda evreni sembolize eden bir 'kozmogram' olarak inşa edilmiş olabilir.
8 saat önceArtvin'de 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü Coşkusu: Tüm Halkımız Davetli!
Artvin Valiliği ve Artvin Orman Bölge Müdürlüğü'nden Ortak Çağrı: "Yeşil Vatan Sevdalılarını Fidan Dikimine Bekliyoruz."
9 saat önce

