Fedakârlık Nereye Kadar?
Bike S. Demirkız'ın Köşesi: Fedakârlık Nereye Kadar?
17/08/2025 21:07 | Son Güncelleme : 06/11/2025 20:35 | Bike S. Demirkız
Fedakârlık Nereye Kadar?
Yazan: Bike S. Demirkız
Otuz yıl boyunca sabah ezanıyla kalktım. Binlerce kahvaltı hazırladım; tencere tencere çorba, dağ gibi sarma. Bayramlarda mantı açtım, düğünlerde pilav kavurdum. Komşular “Senin gibisi kalmadı” derdi. Ben de “E tabii” diye gururlanırdım. Gururlanırken omzumdaki yükü hiç görmemişim.
Oğlum Mehmet, ayda bir uğrardı. Ama her gelişinde ya çamaşır torbası ya boş tencereyle. “Anne, çocuklara baksana, bizimkisi çok yorgun,” derdi. “Anne, biraz borç versene, bu ay araba muayenesi var.” “Anne be, dolma yapsana, seninkinden sonra markettekilerin tadı karton gibi geliyor.”
Ben de “ah yavrum” diye erirdim. Sonra mutfakta kendimi köle gibi bulurdum.
Kızım Ayşe… Ne zaman kocasıyla kavga etse beni arar. “Anne, ben boşanıyorum!”
Ertesi gün: “Anne, barıştık.”
Sonraki hafta: “Anne, bu sefer kesin boşanıyorum!”
Ben de gece yarısı pijamayla evine koşar, sabaha kadar nasihat verirdim. Dinler gibi yapar, ertesi gün yine bildiğini okurdu. Bir de bana, “Beni en iyi sen anlarsın anne,” deyince ben salak gibi gururlanırdım.
Küçük oğlum Ali… 35 yaşında hâlâ benim evde. “Anne ya, kira çok pahalı, ben bir süre daha burada kalayım da biraz birikim yapayım,” derdi. Ne var ki biriktirdiği tek şey oyun CD’leri ve sigara dumanı oldu. Çamaşırını ben yıkadım, kahvesini ben yaptım. Evladım aç kalmasın, aman yorulmasın dedim hep.
Sonra bir gün perdeleri asmak isterken ben düştüm, kalçam kırıldı. Hastane, ameliyat derken iki ay yatak. İşte o anda roller değişmeliydi değil mi ya, yok nerde.
Mehmet’in işleri “patlamıştı”.
Ayşe “çok kötü bir dönemden geçiyordu.”
Ali ise valizini topladı, “Anne ben en iyisi bir arkadaşta kalayım, sana yük olmayayım,” dedi. Yük olmayayım mı? Sırtımdaki yük zaten sendin, oğlum!
Önce bekledim. Dedim ki, “Biraz toparlansınlar, gelirler.” Ama günler geçti, haftalar geçti. Arayan soran yok. Sadece bahaneler ve susturulmuş telefonlar. Neyse ki konu komşu koştu hep yardıma.
Sonunda bir gün üçü birden geldi, balkonda seslerini duydum. Toplanmış hararetle konuşuyor:
“Biri annemin yanında kalmalı,” dedi Mehmet.
“Ben yapamam, çocuklarla uğraşıyorum,” dedi Ayşe.
Ali sigarasını üfledi: “En iyisi evi satalım, annemi de bir huzurevine verelim daha rahat eder orada. Hem evin parasını da bölüşürüz.”
O an hiçbir şey hissetmedim. Ne öfke ne hüzün. Sadece içimde yıllardır biriken yorgunluk. Ama gözüm açılmıştı artık. Dedim ki, “Yetti gari.”
Ertesi gün üç telefon ettim:
Biri avukata.
Biri emlakçıya.
Biri de Antalya’daki kız kardeşime. On yıldır “Gel buraya, yanımda kal” diyordu.
İki haftada evi sattım. Parayı kendi adıma yatırdım. Uçak bileti aldım.
Haberi alınca evime üşüştüler. Kapının önünde üç kardeş, ağlamaklı ve öfkeli.
“Anne, sen bize bunu nasıl yaparsın? Biz senin aileniz!” diye bağırdı Mehmet.
“Bunca yıl biz sana destek olduk,” dedi Ayşe (ne zaman olduysa artık?).
Ali’nin derdi yine pratikti: “Anne, bayram yemeğini kim yapacak şimdi?
Onlara baktım. Bir zamanlar uğruna ömrümü verdiğim bu üç kişi, gözümde pazarlıkçı üç miras avcısından ibaretti artık.
“Çocuklar,” dedim, “siz artık bana muhtaç değilsiniz. Ve ben de size muhtaç değilim.” Kapıyı kapattım.
Ertesi gün uçağa bindim. Koltuk 17B’de, yan koltuktaki teyzenin börek kokularına rağmen, sadece özgürlüğü hissettim.
Şimdi deniz kenarında kiralık küçük bir evim var. Sabahları martılarla kahvaltı ediyorum, akşamları komşularımla tavla oynuyorum. Yeni arkadaşlar, yeni alışkanlıklar, yeni hayallerim var.
Çocuklar hâlâ arıyor:
“Anne, ne zaman dönüyorsun?”
Dönmüyorum.
Çünkü öğrendim ki, anne demek bedava hizmetçi demek değil. Çocukların 35 yaşına kadar yıkanmış çorabını ütülemek marifet değil. Gerçek annelik, önce kendini unutmamakla başlıyormuş. Ohh Be!
Bunlar da ilginizi çekebilir
"Tavan Arası" Dergisi 2. Sayısıyla Dijital Yayın Hayatında: Sanatın Işığında Farkındalık Vurgusu!
Kültür, sanat ve edebiyatın dijital adresi "Tavan Arası" dergisi, Kasım 2025 tarihli 2. sayısı ile okuyucularıyla buluştu.
3 saat önceMaya Uygarlığının En Eski Anıtı: Evrenin Haritası Olabilir
Meksika'nın Tabasco eyaletinde keşfedilen devasa Aguada Fenix anıtı, yapılan son araştırmalara göre yalnızca büyük bir yapı değil, aynı zamanda evreni sembolize eden bir 'kozmogram' olarak inşa edilmiş olabilir.
8 saat önceArtvin'de 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü Coşkusu: Tüm Halkımız Davetli!
Artvin Valiliği ve Artvin Orman Bölge Müdürlüğü'nden Ortak Çağrı: "Yeşil Vatan Sevdalılarını Fidan Dikimine Bekliyoruz."
9 saat önce

